Kayıtlar

2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Parthenon

Kutsal İttifak Savaşları sırasında büyük bir tahribata uğrayan antik dönem şaheseri. İkinci Viyana Kuşatması başarısızlıkla sonuçlanınca, kuşatmayı büyük oranda finanse etmiş olan Papa 11. İnnocentius'un himayesi altında; Polonya, Rusya ve Venedik Cumhuriyeti'nin başı çektiği bir ittifak oluşturulur ve Osmanlı'ya karşı bir saldırı organize edilir, ki Kutsal İttifak Savaşları da buradan çıkmıştır. Onaltıncı ve onyedinci yüzyıllarda, Doğu Akdeniz'de Osmanlıların ilerlemesi karşısında giderek daha fazla zorlanan Venedikliler, bu nedenle bu ittifaka katılmak konusunda epey heveskârdır. Nitekim Venedikliler, Dalmaçya kıyıları ve bugünkü Yunanistan sınırları içerisinde kalan topraklar üzerinden Osmanlı'ya karşı eşzamanlı bir saldırıya geçer. 1685 ile 1687 yılları arasında, Venedik'li kumandan Francesco Morosini yönetiminde yürütülen üç ayrı sefer sonucunda, Venedikliler Pire'yi ve Atina'yı ele geçirir ve tarihlerindeki en son zaferleri bu saldırılar sonucunda

Stasi Raporu

Fransa'da, 15 Mart 2004'te onaylanan bir yasayı 11 Aralık 2003'te tavsiye eden Stasi komisyonu çalışmalarının ürünü olan rapor. Stasi Komisyonu, o zamanki devlet başkanı Jacques Chirac'ın talimatıyla Temmuz 2003'te kurulmuştu. İlk başta laiklik ve başörtüsü konuları etrafında dönen tartışmalara dair bir rapor hazırlaması bekleniyordu. Ama sonuçta, genel sosyal sorunlara dair muğlak önerilerin yanında, dini sembollerin devlet okullarında yasaklanması için yeni bir yasa önerisini içeren bu rapor ortaya çıktı. Temmuz 2003'ten Aralık 2003'e kadar geçen aylar içerisinde, 18 üyeli komisyon, farklı sosyal ve politik gruplara mensup onlarca yurttaşı dinledi. Dönemin İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy de bunlardan birisiydi. Ancak 1989 (Creil), 1993 (Nantua ve Grenoble) ve 2003 (Lyon) yıllarında Fransa'da değişik devlet okullarında yaşanan başörtüsü krizleri sonucunda okullarından atılan yüzlerce öğrenciden herhangi birisi davet edilmedi. Bu görüşleri dinledikten

François Bayrou

Eylül 1994'te Fransa'nın eğitim bakanıyken bir yönergeyi yasalaştırmasıyla gündeme gelmişti. Bayrou'nun adıyla anılmaya başlanan bu yönerge, okullarda "dikkat çekici" dini sembollerin kullanımını okul müdürlerinin yasaklamasını öngörüyordu. 1993 yılında Fransa'da yaşanan iki başörtüsü vakası ve ardından ortaya çıkan yaygın tartışmalar, bu yönergenin hayata geçmesinde etkili oldu. İlk olay Nantua'da, Fas ve Türkiye asıllı ailelere mensup dört kız öğrencinin beden eğitimi derslerinde başörtülerini çıkarmayı reddetmeleriyle meydana gelmişti. Daha sonra, kızların aileleri ile birlikte bazı Fransız İslam alimleri kızlara destek çıkınca, kızlara başörtüsü giymenin dayatıldığı, aslında bunun kendi seçimleri olmadığı konusunda yoğun tepkiler oluşmuştu. İkinci vaka ise Grenoble'da yaşanmıştı. Lise son sınıf öğrencisi bir genç kız, aynı şekilde beden eğitimi dersine başörtüsünü çıkarmadan katılmak istemişti. Le Nouvel Observateur'e demeç veren genç kız, li